Son dönemde ardı ardına gelen istifalarla sarsılan İYİ Parti'de 'kayıp para' ve 'yolsuzluk' iddiaları ile başlayan tartışmalar devam ediyor. İYİ Parti'den haziran ayında istifa eden önceki dönem milletvekili ve parti kurucularından Ahat Andican, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Meral Akşener'in liste başından aday gösterilmediği için partiden istifa ettiğini söylediği Andican, Akşener'e çağrıda bulundu.
"Bu yoklamaya katıldığımı ifade ettim"
Ahat Andican'ın paylaşımında şu ifadeler yer aldı: "Sayın Genel Başkanım Meral Akşener, istişare toplantısındaki konuşmanızın bir bölümünde size gelip “Beni liste başına al” dediğimi, olmayınca da istifa ettiğimi söylemişsiniz. Bu durumda teşkilat yoklamasındaki şaibeleri aktardığım görüşmemiz konusunda bir hafıza tazelemesi zorunluluğu doğuyor. Bu görüşmemizde öncelikle kazanmamız halinde oluşacak parlamentonun bir kurucu meclis gibi olacağını, bu tarihi süreçte parlamentoda görev yapmak istediğimi, dolayısıyla MV adaylığına başvurduğumu söyledim.
Başta önseçim deyip daha sonra temayül yoklamasına çevirdiğiniz uygulamanın bütün parti üyelerinin katılımıyla yapılacağı sözünüze güvenerek ve parti içi demokrasiyi savunan bir kişi olarak bu yoklamaya katıldığımı ifade ettim. Fakat temayülün üyelere duyurulmadan sadece teşkilatlarla sınırlı tutulduğunu, çıkar ilişkileriyle anahtar listelerin hazırlanıp teşkilat mensuplarına dağıtıldığını söyledim. Size ulaşamadığım için temayül gününden önce saptadığım bu şaibeleri size iletmek üzere danışmanınız Buğra Kavuncu’ya aktardığımı, hatta kendisine anahtar liste örneği gönderdiğimi söyledim. Beni dinledikten sonra “Böyle olacağını bilseydim temayül yoklamasını yaptırmazdım” dediniz. Partiyi kurarken çektiğiniz maddi sıkıntıları anlatarak teşkilatların böylesi akçalı ilişkilerinin siyasetin bir gerçeği olduğunu söylediniz. Daha sonra Beni ve Buğra Kavuncu’yu çağırarak bu konuda bir değerlendirme yapacağınızı söylediniz ve görüşme sonlandı.
"Siz de yemin edin"
“Beni başa al” dediğim şeklindeki ifadenize gelince. Bu görüşme ikimizin arasında olduğu için Yüce Allah’tan başka şahit gösterme şansım yok. Ben, inançlı bir insan olarak, bu görüşmede “Beni başa al” şeklinde liste pazarlığı yönünde bir ifadem olmadığına dair Allah’ın huzurunda iki çocuğumun başı üzerine yemin ediyorum. Siz, küçüklüğünden beri 5 vakit namaz kıldığını ifade eden inançlı bir insan olarak “Beni başa al” şeklinde bir ifadem olduğuna dair Allah’ın huzurunda benzer bir yemini yapabilir misiniz? Hiç sanmıyorum. Ayrıca bu ifadenizin kasıtlı değil, bir hafıza karışıklığından kaynaklandığını düşünmek istiyorum.
"Adaletsiz davranmak da bir ahlaki sorun"
Sayın Genel Başkanım, partiden ayrılışımı ve İYİ Partiyi eleştirmemi “Ahlaki Sorun” olarak gördüğünüzü söylemişsiniz. Hintliler “Gerçeğin çok yüzü vardır, Ne taraftan baktığınıza bağlı” derler. Benim tarafımdan bakıldığında: İstişare toplantısında “Mecliste muhteşem bir performans sergilediler” diye tanımladığınız, partinin geleceğinin belli olmadığı dönemde, iktidarın yoğun baskılarına rağmen kurucu olup ellerini taşın altına koyan, Cumhur İttifakına karşı beş yıl boyunca mecliste, sahada ve ekranlarda cansiperane bir mücadele veren 36 milletvekilinin 25’ini (%70) bütün üyelerle yapılacağı sözü verilip teşkilatlara indirgenen şaibeli bir temayül yoklaması operasyonuyla, bazılarını yoklamaya katılmadınız diye, bazılarını da teşkilatların önüne atıp itibarsızlaştırarak tasfiye etmek de, kalan 11 milletvekilini bu operasyondan muaf tutup doğrudan aday yapmak suretiyle adaletsiz davranmak da bir ahlaki sorundur.
"Parti, potansiyelini kaybetti"
Bugün art arda partiden ayrılan veya sırasını bekleyen iş adamlarının bu şaibeli temayül yoklamasıyla veya doğrudan üst sıralara yerleştirilmiş olmaları da bir Ahlaki sorundur. İstifa gerekçelerimi, istifamdan sonra partiden atılan itibarsızlaştırıcı bir tweet nedeniyle şahsınıza yazıp 27. Dönem MV. Grubuyla paylaştığım 9 sayfalık uzun mektupta ayrıntılarıyla yazmıştım. Buraya sığdıramayacağım için kısa bir alıntıyla yetiniyorum: Ne yazık ki İYİ Parti’nin geniş tabanlı bir iktidar partisi olma potansiyelini kaybetmiş olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle kuruluş döneminde uzlaştığımız hedeflere ulaşma konusunda size ve partiye olan inancımı kaybetmiş bulunuyorum. Sizi ve siyasi uygulamalarınızı gönül rahatlığıyla savunmak imkansız bir hale gelmiştir".
İYİ Parti'de istifa dalgası
31 Mart 2024'te yapılacak yerel seçimlere tek başına girme kararı alan İYİ Parti’de arka arkaya istifalar yaşanıyor. Önce eski Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, sonrasında Genel İdare Kurulu Üyesi Bahadır Erdem partiden ayrıldı. Mart 2024'te ki yerel seçimlerde AK Parti ve MHP ile ittifak yapılmasını savunan Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu ise derin görüş ayrılıkları gerekçesiyle İYİ Parti’den istifa etti. AK Parti’ye geçen Hatipoğlu’nun rozetini Erdoğan taktı.
Yorum yazarak Tuna Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Tuna Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Tuna Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Tuna Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Tuna Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Tuna Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Tuna Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Tuna Gazete değil haberi geçen ajanstır.